Salı, Ekim 10, 2006

Amerika Yolculugu

Harfler boyle olacak. Turkce olmayan harfler icin simdiden ozur dilerim.

Cuma 12:00`da Nilufer ile Istanbula geliyoruz. Uyku gozlerimden nasil akti ise arada bile uyanmadim. Kopruyu gectigimizde saat 6 bile olmamisti. 6`da Esenler garindaydik, hava alanina direk servisleri oldugu ogrenince daha bir rahatladim. 7 gibi hava alanina varmis ve Delta`nin 9 Paris Counter`i basinda bizimkinin ne zaman acilacagini ogrenmeye calisiyordum. Biraz beklememiz gerektigini ogrendim. Bu bekleme 9 civarina kadar surdu. Counter acilmadan once gidip 70 YTL bayildik, neymis ? yurt disi cikis pulu. On siralardan valizleri teslim edip, pasaport kontrolu yaptirip, dogruca isbankasinin lounge bulduk. Kendimizi attgimiz gibi guzel bir kahvalti bizi bekliyordu. Bu arada lounge nedir ? derseniz, efendim isbankasinin siz sevgili musterilerine dis hatalrda ucaginizi beklerken cay-kahve-sandvis-kek-paste-meyve ikram ettikleri yer. Bunun icin kredi kartinizin olmasi yetiyor. Bir kredi karti ile iki kisi girebiliyorusunuz. Oyle guzel bir hizmet iste. Neyse kahvaltidan sonra ucagimizin kapisi acildi ve biz gittik. Yanimizda su, oje, parfum falan almadik. Ama 30 ml dove kreme laf etmek isteyince biraz ikna etme islemi gerekti. Neyse aldik iceri. Sonra uzun bir yolculuk. Annem cok rahatti,ben panikler diye biraz korkmustum. Iki kitap, iki film, uyumaca, dergi okumaca sonucunda Istanbul`dan 11:55`de kalkan ucagimiz 17:15`dw Newyork havalanina indi. Oradan hemen pasaport kontrolune girdik. Genc bir amerikali ile islemleri yapmam zor olmadi ve sagolsun kendisi bizi hic ugrastirmadi :) Guzek olmak zor zennaaat :) Valizleri alip gumrukten gectik. Ucakte iki adet form veriyorlar bir tanesi I94 diye adini,adresini yazdigin bir form. Birde custom form denilen yaninizda neler var ? ne kadar ticari malzeme var ? yiyecek var mi ? sorularinin oldugu bir form. Ben bu formda acik ve net olarak yiyecek getirdigimi isaretledim. Ama oradaki gorevli hic bir sey yapmadi ve bizi gecirdi.Tekrar Deltaya valizleri biraktik ve beklemeye basladik. 4 saat suren Newyork-Austin yolculugundan sonra Murat`i gormek cok guzel bir duyguydu. Hemen Selma`ya geldigimizi telefon ile haber verdik ve geldik. Alan olarak genis bir oturumu olan sevimli, ahsap agirlikli ( bu sehirde her yer oyle), kullanisli evleri var. Iki katli bir ev, cevresinde bahcesi ve otoparki var. Bizimkiler alt kattalar. Biz geldikten hemen sonra kedileri de bir iceri girdi, sonra beklenenler gelmis deyip cikti. Bende goturdugum yiyecekleri cikardim. Sanirim ikrama gecti. Birde onlar icin almis oldugum iki kisilik kahve fincani ve cerezlikleri sevdiler. Ben bir miktar kahve alayim derken eski fincanlardan birini kirdim. Neyseki yenisini goturmusum :) Biraz lafladikdan sonra yattik, ben hemen uyumusum.

Devami gelecek ...

Limon Cicegi

Hiç yorum yok: