Çarşamba, Ocak 24, 2007

Kızamamak

Ve hatta kızamamak. Kızacak gücün olmaması, birşeylerin durduğunu hissetmek. Ama tıkanmak değil doğasından durmuş gibi, gözünü açmak gibi. Bir pazar bir yere yetişmeden uyanmak gibi. Kulağıma gelen sesleri anlamıyorum. Aklımdan geçenleri de.. Düşündüklerimi de.. Ne düşünmem gerektiğini soruyorum kendime, artık filmin içindeyim ama yönetmenden bekliyorum herşeyi yine .. Bir hayal böyle sessiz söner mi ? Böyle acısız, böyle göz yaşsız, böyle sakin ve böyle korkutucu. Büyümek bu demek değil, biliyorum. Olgunluk göstermem gereken hallerde bile içimde bir öfke olurdu. Dur derdi! basbas bağırırdı birşeylere, kızardı anlamsız, ağlardı anıra anıra.. Şu an ise sessiz bir kabulleniş var. Sessiz, acıtmadan.. Ama biliyorum ki doğal değil bu. Acı böyle olmamalı, acı acıttığı şekilde olmaslı. Oysa şu an yastığıma gömülmüş ve bir hafta sonra uyanıyor gibiyim. Yaşamamış gibi.. Hayal etmemiş, olsa süper olur dememiş gib, filmin içine öylece girmiş gibiyim.. Bir sonraki bölümü seyrediyor gibi, bir hafta geçivermiş gibi. Acıtmalı ama, kanatmalı , akmazsa bunlar biliyorum ki birşeyler tıkanacak ve yine biliyorum ki bir daha böyle hayal edemeyeceğim. Bir daha böyle isteyemeyeceğim bir şeyi, inat edemeyeceğim, ısrar edemeyeceğim.. Kaybolacak birşeyler.. Belki böyle böyle kaybediyorum içimden bir şeyleri.. Çoğu zaman değişmek istiyorum demişimdir, hemen hergün bunu da tekrarlamış amakaybetmek değildi kastettiğim.. gelişmekti, büyümek. Oysa şimdi küçük çocuk hiç çıkamayacak gibi.. oturduğu yerden kalkamayacak gibi.. suyun yüzeyini bilse de balık bir daha yaklaşamayacak gibi.. Gidememek, ve hayallerin içine gömülmek veya kendini gömmek bu olmalı işte... Neşey, kaybetmek de .. Amacı bilmemekte...

Limon Çiçeği

Salı, Ocak 09, 2007

Ömer'i kim durduracak ?

Evet bir pazartesi daha. Bakalım bu kıskançlık bir erkeğe neler yaptıracak derken olanlar oldu zaten. Ömer önce aklına ilk gelenleri yaptı ve karşı tarafı yıpratmaya çalıştı. Böyle devam etse,yıpratacaktı da ! Ama yıpratmaya çalışmak aslında bir çeşitte yıpranma olduğundan vazgeçti. Kendimizi iyi hissetmek için dediğimiz gibi "bize yakışmaz", "bize yakışanı yapmak gerek". Halbu ki, böyle anlarda aklınız hiçde bize yakışanda değildir. Aslında aklınız pek bir yerde değildir. Olayları en iyi bittikten sonra değerlendiririz ya, olaylar olurken ise genelde duygularımız ile hareket ederiz. Ömer de aynı öyle yaptı. Kendisine tutulan ayna da ne hissetti ise onu yaptı. Söylenmemiş, yanlış zamanda söylenmiş, yanlış anlaşılmış herşeyi konuşmak istedi. Böylece fikrinde, hayalinde ve en çokda gönlünde pürüz kalmayacaktı. Böyle bir şey sanki mümkünmüş gibi, sanki maçı daha sonra yvaşlatılmış olarak izler gibi. Durdurup durup yorumda bulunmak sanki olurmuş gibi. Peki herşeyi anlattıktan sonra yıkılanlar kayıp mı olacak ? bir anda filmin başına mı dönecek ? yaşananalar ve hissedilenler silinecek mi ? Hayır. Hatta belki bu kaba kuvvetinde bir bedeli olacak, yıkıp geçtiği birşeyler mutlaka olacak. Peki onlar tamir olacak mı ? Bu kadar kolay mı tamir etmek ? Hiç sanmam.. Ne zaman bu kadar kolay oldu ki oyun !

Limon Çiçeği

Cuma, Ocak 05, 2007

2006 Hesaplaşması

Hatun kişi bir yıl daha gitti işte. Göz göre göre, döne döne, sallana sallana kah oturarak kah yatarak ve sanırım arğırlıklı çalışarak geçti gitti. Günlüğümü okudum bütün bir yılı, az yazmaya başlamışım canım sıkıldı. Günlük yerine küçük küçük yapılacak listelere bırakmış. Duygu yoktu içinde, eee burada herşeyi gönlümce anlayamıyorum. Malum limon çiçeğine başladım kendimi ve artık herkes biliyor limon çiçeğini. Tamam uzatmadan anlatayım neler yapmışım 2006'da

- Master tezi bitti ve dolayısı ile master bitti artık yüksek birşeyler oldum
- Yıllardır dilimden düşmeyen Dubai ziyareti yapıldı, 12 gün kadar kalındı, beğenildi ve iş aranmaya başlandı. henüz bulunabilmiş değil. Mutlaka orada yaşamak gerek.
- Dart oynanmaya devam edildi ve yılın sonunda artık bayanlarda 3-5 arası dereceler görüldü.
- Psikoloji kitapları hatmedilerek bir güzel yeni fikirler ve içerisinde bulunduğum ruh hali çözümlemeleri yapıldı
- 3-4 ay kısa süreli olsada sabahları erken kalkıp yoga yapıldı ve nasıl mutlu olunduğu keşfedildi.
- Ablacığımın yanına gidilip 3 hafta kadar kalındı, teee Amerikalar görüldü, oralarda beğenildi.
- Oraya gitmek için iş arandı, lakin buradan zormuş o fark edildi,öyle ise doktoraya gitmeye kadar verilip, toefl ve gre çalışıldı. ve yıl bitti.
- bu arada aile için ve kendim için bloglar açıldı, blog alemine dalındı

Limon Çiçeği